Hakkımızda

İslam Birliği Araştırmaları Merkezi (İSBAM), İslam Birliği düşüncesinin geliştirilmesi, yaygınlaştırılması ve İslam dünyasında birlik ve beraberlik anlayışının tesis edilmesi için araştırmalar yapmak, bilgi üretmek ve çözüm odaklı stratejiler sunmak amacıyla faaliyet gösterir. İSBAM, ümmetin ortak değerlerini ön plana çıkararak, kültürel, siyasi, ekonomik ve sosyal iş birliğinin güçlendirilmesine katkıda bulunmayı hedefler.

• Psychodynamic Therapy
• Free Consultants
• Couple Problem Therapy
• Metal Satisfications

İslam dünyasında barış, adalet, dayanışma ve birlik ilkelerine dayalı bir yapının kurulmasına öncülük eden; uluslararası alanda saygın, referans alınan ve etkili bir düşünce kuruluşu olmak. İSBAM, ümmet bilincinin yeniden ihyası için küresel çapta etkili projeler üreten, kapsayıcı ve çözüm odaklı yaklaşımlarıyla İslam Birliği’nin fiili olarak hayata geçirilmesine zemin hazırlayan bir merkez olmayı amaçlar.

İSLAM BİRLİĞİ ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

İslam Birliği ister kadim yönü ile İslam Medeniyeti’nin siyasal tasavvuru üzerine geliştirilen umdeler ve pratikler üzerinden olsun isterse modern yönü ile ulusüstücülük anlayışıyla gerçekleştirilen birlik modelleri ve prototipler üzerinden olsun çağımıza ışık tutan önemli bir gerçeklik olarak karşımızda durmaktadır. İslam Birliği mütemadiyen değişen dünya siyasalı karşısında farklı motiflerle belirmekle birlikte günümüzdeki anlamı ve fiili oluşumu bakımından yeni görünümlere de sahiptir.

İslam Birliği özellikle Osmanlı Devleti’nin gerileme ve yıkılış evresinde ve aynı yüzyıllarda gerçekleşen küreselleşme ve sömürgeleştirme üzerinden İslam toplumlarının ayrışma süreçlerinde önemli bir çözüm ve çıkış yolu olarak süregelmiştir. Ancak İslam âleminin içinde bulunmuş olduğu zorluklar ve dünyada ulus devlet anlayışının baskın hakim oluşu, II. Dünya Savaşı’ndan sonra dünyadaki güç dengelerinin yeniden dizayn edilişi ve yeni ulusüstü yaklaşımların geliştirilmesi, iki kutuplu dünyadan çokmerkezli ve küresel dünya modellerine ortaya çıkan yaklaşımlar İslam Birliği’nin tesisi nokta-i nazarında da yeni yaklaşımları beraberinde getirmiştir. 20 yüzyılın başından itibaren aktif görüngüsüyle İslam âleminin sarsılmaz gündemi olan “İslam Birliği”, Milli Görüş Hareketi’nin ortaya çıkışıyla birlikte hem fikrî hem de amelî yönleriyle daha belirgin olarak geliştirilmiş ilme, kültüre, siyasete vesaire konu edilerek muhtelif çalışmaların merkezi haline getirilmiştir.

Bu doğrultuda Milli Görüş Hareketi’nin özellikle İslam Birliği bağlamında Türkiye siyasetine, Müslümanlara ve İslam âlemine kazandırdığını beş önemli başlık vardır.

Birincisi, Milli Görüş metafizik alemi; fizik alemine intikal ettirmiştir. “Maneviyatı”, “ahlaki değerleri” ve metafizik aleme dair kavramları özgün bir dil kullanarak kamuya ve siyasal alana taşımıştır.

İkincisi, siyaset yoluyla “tarih bilincini” yeniden inşa etmeye çalışmıştır. Bunu da sadece mevcut ülke coğrafyasının değil, medeniyet mirası olarak devralınan havza üzerinden değerlendirmiştir.

Üçüncüsü, marjinalleştirilmek ve yok edilmek istenen Müslümanlığı ve Müslümanları; meşru zemin içerisinde merkeze taşımış ve “şuur” nosyonu üzerinden telakki sağlamıştır. Onları edilgen bir unsur olmaktan çıkartarak etkin ve etken hale getirmiştir.

Dördüncüsü, ilişkileri kopan İslam dünyasıyla güçlü bağlar geliştirerek “ümmet” düşüncesini yeniden inşa etmiştir.

Beşincisi de siyaset-ahlak ilişkisinin yeniden kurulmasına katkı sağlayarak İslam Medeniyeti tasavvurunu birey, toplum ve düzen bazında ele alarak “teklif”in tecdidini eylemsel olarak sağlamıştır. Böylelikle İslam âleminin inkişafı ve İslam Birliği’nin tesis için öncelikli kurulması gereken ulusüstü kuruluşlar olarak İslam Ülkeleri Birleşmiş Milletler Teşkilatı, İslam Ülkeleri Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, İslam Ülkeleri Ortak Para Birimi, İslam Ülkeleri Savunma İşbirliği Teşkilatı, İslam Ülkeleri Bilim ve Kültür İşbirliği Teşkilatı ile ileri bir model öne sürülmüştür.

İslam Birliği son 200 yılda yaşanan zorluklar karşısında fiili olarak sarsılmış ve birçok ihtilafı beraberinde getirmiş olmasına rağmen üzerine ittifak ettiği en önemli konuların başında “Filistin Meselesi” gelmektedir. Filistin; Arabıyla, Acemiyle, Sünnisiyle, Şiisiyle bütün İslam âleminin ortak paydası olarak kabul edilmektedir. Mescid-i Aksa’nın da içinde bulunmuş olduğu Filistin toprakları ve Kudüs sadece bir şehir, sadece bir mekân, sadece mukaddes bir belde değil, bir dava haline gelmiştir. Dolayısıyla İslam Birliği çalışmalarının da öncüllerindendir.

İslam Birliği Araştırmaları Merkezi bu gerçekler ve çözümlemeler ışığında 2018 yılında kurulmuş ve İslam Birliği düşüncesinin gelişmesi ve İslam Birliği’nin tesisine katkı sağlaması için İslam Birliği teması ile muhtelif çalışmalar düzenlemeyi kendisine biz vazife olarak addetmiştir.

• Psychodynamic Therapy
• Free Consultants
• Couple Problem Therapy
• Metal Satisfications